3 Nisan 2015 Cuma

ZAYIFLAMA ADINA YAPILAN 10 HATA




POPÜLER DİYETLER

Atkins, Dukan, Plaeo(taş devri), Alkali diyet….. Bunların yanı sıra Beyonce şöyle kilo verdi , Shakira böyle formunu koruyor tarzı gelişigüzel bilgilendirmeler.. Ne yazıkki pek çok kişi bu diyetlere uyup sağlığını kaybediyor bunlara birde “özel bitki çayları” eklendi. Mucize kilo verdiren anında yağ yakıp sihirli bir değnekle sizi zayıflatan ne bir çay ne de bir yiyecek var o yüzden şimdi bunların hepsini bir kenara bırakın ve mümkünse aç kalmadan doyarak zayıflayın. Et, süt, kurubaklagil, tahıl, sebze, meyve  yağ gruplarında yeteri miktarda ve dengeli şekilde beslenin işte asıl sihir burada: “DENGE”. Popüler diyetleri uygulayan pek çok kişi ilk başta kilo verip (ki bazıları o şekilde veremiyor zaten) daha sonra tıpış tıpış hastanenin yolunu tutuyor ve daha sonra diyetisyene yönlendiriliyor. Nasıl ki kıyafetleriniz sizin bedeninize özel ise saç renginiz, tarzınız yalnızca size özelse beslenmenizde size özel olmalı kontrolü ele almayı bilmeli ve vücudunuz en güzel şekilde beslemeye özen göstermelisiniz böylece gereksiz diyet stresinden de kurtulup sağlıklı, huzurlu ve pozitif bir yaşam sürebilirsiniz…

Unutmayalım: DİYETİ DİYETİSYEN YAZAR!


GEREKSİZ YASAKLAMALAR

Bezelye, havuç, mantar, patates, kuru meyveler, kuruyemişler… liste bu şekilde uzayıp gidiyor. Mantıklı düşünürsek eğer kalorisiz tek besin kaynağı sudur onun haricinde tükettiğiniz her besinin belirli bir kalori değeri ve besin gruplarına göre protein, yağ ve karbonhidrat içeriği vardır. Ama bunun yanı sıra oldukça yararlı içerikleri de vardır. Sırf kalorisi var diye o besinden uzaklaşamazsınız bu cümleyi okuduktan sonra ha tamam o zaman gidip bol bol yiyeyim veya gidip bir çikolata yiyeyim dediğinizi duyar gibiyim .. Aman Dikkat! Yararlı dediysem belirli miktarlarda tüketmenizde fayda var ne demişler AZI KARAR ÇOĞU ZARAR... Hayatınızda 3 beyaz hariç hiçbir besini yasaklamayın derim onları da zaten besinlerin içerisinde tüketiyorsunuz ekstra kullanımına ihtiyaç yok o nedenle fazlası oldukça zararlı. Özellikle yararlı olduğunu bildiğiniz besinleri sırf kalorisi fazla diye hayatınızdan tamamen çıkarmayın bu sebzeler içinde tahıl grubu besinler içinde geçerli.. Sadece miktarı kısın ama tekrar söylüyorum bunu sadece yararlı besinle için yapın ve tekrar altını çiziyorum önemli olan dengedir bütün besin gruplarından yararlanın ama sizin ihtiyacınız olan miktarlarda az kalorili bir besini bile fazla tükettiğiniz zaman kilo aldırmasa bile sağlığınıza bir şekilde zarar verecektir.

KETOJENİK DİYET

Ketojenik Diyet; diyetle alınan karbonhidrat miktarının aşırı kısıtlanması (50 gr/gün’den daha az) ile kanda keton cisimciklerinin artmasına (ketozis) neden olan diyetlerdir. Besin öğeleri yönünden dengesiz olup önemli sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. Karbonhidrat miktarının aşırı kısıtlandığı, protein ve yağ miktarının yüksek olduğu bu diyetler ile sağlıklı düşük kalorili diyetler kıyaslandığında; sağlıklı diyetle yağ kaybı daha fazla olurken, ketojenik diyetle su kaybı daha fazla olmuştur. Ketojenik diyetler; vitamin ve mineral açısından gereksinmeyi karşılamazken, protein yükünü artırması, doymuş yağ oranın yüksek olması, posa içeriğinin de düşük olması nedeniyle sağlıklı ve dengeli bir beslenme düzeni değildir. Glikoz beyin için en önemli enerji kaynağıdır. Karbonhidrattan düşük beslenmek hem sizi yorar hemde konsantrasyon bozukluğuna sebep olur. İlk başta gayet güzel kilo verdiren bu diyet bırakıldığı zaman ani kilo artışına sebep olmakta, uzun süre kullanımında ise ciddi sağlık problemlerine yol açmaktadır.


PROTEİN AĞIRLIKLI BESLENMEK

Bu konuya protein diyetiyle ilgili yazımda özellikle değinmiştim. Popüler diyetlerin içerisinde proteinden yüksek beslenmek en çok uygulananlardan üstelik bunu sadece zayıflamak isteyenler değil spora başlayanlarda kas  kütlesiniz arttırmak için yapıyor. Bedenimiz yüksek proteinli yemekleri sindirmek, metabolize etmek ve kullanmak için daha fazla çaba harcar. Bu da daha fazla kalorileri yakılmasını sağlar. Ayrıca, midenizi terk etmek için daha uzun zamana ihtiyaç duyarlar, böylece daha uzun süre kendinizi tok hissedersiniz. Nutrition Metabolism dergisinde yayınlanan bir makalede, beslenme programlarında protein alımını % 30 arttırarak diyet yapan kimselerin, günde yaklaşık 450 kalori daha az tükettikleri görülmüştür ancak yine de sadece protein ile kilo vermek hala tartışılan bir yöntemdir. Proteini çok yüksek diyetler ile ilgili yapılan çalışmalarda çelişkili sonuçlar var. Yapılan bir çalışmada günlük alınan kalorinin %60 ‘ı yağsız proteinlerden sağlandığında ( ki bu önerilenden çok fazla) tansiyon, LDL (kötü) kolesterolü ve trigliserit değerlerinde düşme saptanmış ancak diğer araştırmalarda proteini yüksek diyetlerin uzun süre uygulanması halinde karaciğer sağlığı ve kemik erimesi açısından riskli olabileceği de öngörülüyor. Proteini yüksek diyetlerde CHO kısıtlaması olacağından halsizlik bulantı ve dehidrasyon gözlenir. Düşük karbonhidrat içeren diyetlerin metabolik sonuçları; diyabet kalp hastalığı, dislipidemi ve hipertansiyonu olan bireylerde ağır seyrettiği, sağlıklı bireyde ise ketosize neden olup, kanda ürik asit düzeyini anlamlı yükselttiği görülmektedir.
Sonuç olarak; Kas, karbonhidratları harcayarak enerjiyi tüketir. Karbonhidratların düşmesiyle kaslarda yorgunluk, halsizlik oluşur. Kaslar karbonhidratları kullanamadığı için kaslarda zayıflama görülür. Beyin enerji yakıtı olarak karbonhidratları kullandığı için karbonhidratların gereğinden fazla kısıtlanmasıyla vücut dengesi bozulmaktadır. Protein artmasıyla lif alımı azalmaktadır. Buda beraberinde barsak problemlerini gözlenmektedir. Aşırı et tüketimiyle sebzelerden ve tahıllardan alınması gereken vitaminlerde yetersizlik görüldüğü için vitamin eksikliği gözlenebilir. Aşırı derecede hayvansal ürün tüketimiyle yağ, protein, fosfor, Avitaminde artış gözlenmektedir. Buda böbrek fonksiyonlarını tehdit etmektedir. Buda protein diyetinin en kötü etkisidir fazla protein tüketimi böbrekleri çok fazla yoruyor. Bu tür diyetlerle kilo vermek mümkün fakat böyle yaşamak imkansızdır. Bu tür diyetler kilo verdirebilir fakat hem ruhsal hem fiziksel yönden bu diyetlerin uygulanması doğru değildir.


SU TÜKETİMİ

Su tüketimi beslenmenizin bel kemiğidir yeterli miktarda sıvı tüketiminiz olmazsa istediğiniz kiloya ulaşmanız uzun sürecektir, yaratabileceği sağlık problemlerinden bahsetmiyorum bile…  İster diyette olun ister olmayın günlük hayatta kilonuz, yaşınız, boyunuz kaç olursa olsun mutlaka su tüketmeniz gerekiyor. Su tüketim alışkanlığı kazanmak için sabah kalktığınızda ve yemeklerden biraz önce 1 bardak su içerek başlayabilirsiniz veya hazırlayacağınız aromalı sularla su içmeyi sevmiyorsanız eğer su içiminizi daha kolay hale getirebilirsiniz örneğin elma, limon ve tarçını biraz suda bekletip gün içerisinde bu suyu içerseniz hem ekstradan mineral almış olacaksınız hemde yavaş yavaş su içme alışkanlığı kazanmış olacaksınız… Eğer spor yapıyorsanız o gün mutlaka suyunuzu normale göre daha fazla tüketmelisiniz vücudunuza yapabileceğiniz en büyük kötülüklerden biri onu susuz bırakmaktır o yüzden bu konuda özellikle dikkatli olmakta fayda var.


SPOR ÖNCESİ/SONRASI BESLENME

Kilo vermeye karar verdiniz bunu arttırmak ve sağlığınızı korumak için spora başladınız gayet güzel.. Sporunuzu yaptınız sonra dedinizki o kadar spor yaptım kalori yaktım bir şey yemiyim artık.. YANLIŞ. Spordan ortalama 1.5 2 saat öncesinde mutlaka enerjiniz sağlayacak şekilde beslenmeniz gerekiyor aksi halde spordan verim alamayacağınız büyük bir gerçek en güzelide karbonhidrattan zengin yağdan düşük olacak şekilde beslenmek tabi proteinide unutmamak lazım aynı zamanda spordan ortalama 40 dk-1 saat sonrasında eğer hafif bir şeyler yemezseniz hem uzun süren bir açlık hissi hemde fazlasıyla kas yorgunluğuna sebep olursunuz o nedenle vücutta boşalan glikojen depolarınız için mutlaka karbonhidratlı bir besin tüketmelisiniz içeceğiniz bir bardak süt ve yanında küçük bir meyve veya hazırlayacağınız bir sandviç  bunun için yeterli olacaktır..


LİGHT ÜRÜN SINIRSIZLIĞI

Light ürünler diyete başlayan pek çok kişinin yöneldiği ilk besin gruplarındandır. Fakat light demek sınırsız tüketebileceğiniz anlamına gelmez günlük tüketmeniz gereken kadar tüketmelisiniz. Light ürünlerinde kalorisi vardır ve siz fazlasını tükettiğinizde normal bir şekilde tüketmiş gibi etki gösterecektir. Light ürünleri yaşam boyu hayatınıza sokabilirsiniz fakat sadece diyet için kullanacaksanız kendinizi zorlamanızı tavsiye etmem yemekten zevk almak önemlidir yaptığınız şeyi kendinize eziyet haline getirmeyin kendinize bir alışma süresi tanıyın güvendiğiniz markaları tercih edip tatlarını deneyin ama hala damak tadınıza uymuyorsa kendinizi daha fazla zorlamayın.


MEYVE/ MEYVESUYU TÜKETİMİ

Meyvelerin şeker oranı yüksekmiş ben artık az meyve tüketmeliyim gibi bir düşünce kesinlikle yanlıştır. Meyveler şeker kaynağıdır ve kan şekerini yükseltebilir bu doğru fakat aynı zamanda pek çok vitamin ve mineralin kaynağı da meyvedir. Sağlıklı bir beslenme programında 3-4 porsiyon meyve tüketimi idealdir fakat dikkat edilmesi gereken nokta meyve porsiyonlarıdır. Yanlış porsiyonlama kilo artışına sebep olabilir.  Örneğin ben 4 porsiyon meyveden bahsettim fakat 4 porsiyon meyve demek gün içerisinde 4 portakal veya 4 büyük elma demek değildir büyük meyve tükettiğiniz zaman 2 porsiyon meyve tüketmişsiniz gibi düşünebilirsiniz küçük meyveler 1 porsiyondur. Örneğin kivi, mandalina, 12 adet çilek, 15 üzüm 1 porsiyon iken; 1 tane muz, greyfurt, portakal ve büyük boy elma 2 porsiyona denk gelmektedir. Meyve konusunda diğer önemli nokta ise meyve suyudur mümkün olduğunca meyvenin kendisini tüketmelisiniz böylece meyvenin posasından ve vitamininden daha etkin bir şekilde yararlanabilirsiniz fakata meyve suyu tükettiğiniz zaman ortalama 1 bardak meyve suyu için 3-4 porsiyon meyve kullanacağınız için hem bir anda fazla kalori almış olacaksınız hem bekleme süresinde vitaminler kaybolmaya başladığı için yetersiz vitamin almış olacaksınız hem de posasından yararlanamayacaksınız. Meyveleri ara öğünlerinizde porsiyonlamaya dikkat ederek hiç korkmadan tüketebilirsiniz.


TEK YÖNLÜ BESLENME

Yukarda da bahsettiğim gibi özellikle protein ağırlıklı beslenmek oldukça zararlı aynı şekilde sırf karbonhidrat ağırlıklı beslenmek veya tek bir besin grubuna yönelik beslenmek de yani fazla süt grubu tüketmek, fazla meyve tüketmek veya sırf sebze ağılıklı beslenmek bunların hepsi vücut dengesini bozacaktır. Vücudun ihtiyacı olan vitaminler, mineraller, karbonhidratlar ve yağlar tek bir besinde mevcut olmadığından mümkün olduğunca çok çeşit besinden faydalanmamız gerekiyor. O yüzden sağlıklı bir beslenme şekli bütün besin gruplarını içermelidir.


UZUN SÜRE AÇ KALMAK

Şimdi bir düşünelim savaşa girdiniz elinizdeki malzemeler gittikçe azalıyor hatta bitme noktasına gelmiş iyice köşeye sıkıştınız elinizde olanı dilediğiniz gibi harcayamadığınız içinde doğal olarak karşı tarafa karşı savunmasızsınız tam o sırada ihtiyacınız olan yardım geldi fakat biliyorsunuz ki aynı şekilde savunmasız kalabilirsiniz o yüzden ne yaparsınız? Elinizdeki malzemeyi olabildiğince depolar fazla kullanmamaya çalışırsınız ve gelen her malzemeyi aynı şekilde depolamaya başlarsınız.. İşte vücutta aynı bu şekilde çalışıyor vücudun çalışma sisteminde zaten elinde olanı gönderme isteği hiç yok birde üstüne siz uzun süre aç kalırsanız yediğiniz yiyecekleri depolamaya başlıyor vücutta var olanı ise çok az kullanıyor daha sonra ne mi oluyor; verdiğiniz kilonun 2 katını geri alıyorsunuz. Bunun için ne yapabilirsiniz? Öncelikle ara öğünlere dikkat etmelisiniz 3-4 saat aralıklarla beslenmelisiniz yatış ve kalkış saatinize, metabolizmanıza ve çalışma şeklinize göre 5-6 öğün beslenmelisiniz. Böylece vücudunuz sürekli çalışacak ve tükettiğiniz besinleri depolamak yerine vücut için kullanmaya başlayacaktır. Hem daha dinç hem daha sağlıklı bir vücuda sahip olacaksınız enerjinizde yerinde olacak. Bunun için kesinlikle aç kalarak zayıflamaya çalışmayın.

Gelen danışanlarımın bir çoğu “Ben bu kadarını bile yemiyorum ki” diyor eminim birçok meslektaşımda aynı tepkiyle karşılaşıyordur hatta birçoğu ben bunları yersem kilo alırım diye tepki veriyor ama sonuç tabii ki onların düşündüğü gibi olmuyor. Eğer sağlıklı bir şekilde ve en önemlisi kalıcı bir şekilde zayıflamak istiyorsanız ara öğünlerinize, dengeli beslenmeye ve su tüketimine dikkat etmelisiniz. Zararlı yiyecek/içeceklerden, kızartmalardan ve fazla tatlı tüketiminden de kaçınırsanız kilo vermemeniz için hiçbir sebep yok. Fakat her metabolizma aynı şekilde çalışmayabilir bazıları hızlı kilo verirken bazıları yavaş kilo verebilir ama burada eğer önemli olan kilo vermek, belirli bir kiloya ulaşmak ise asla hedefinizden şaşmayın sadece sabırlı olun bir süre sonra zaten diyetiniz yaşam tarzınız haline gelecek ve ömür boyu sağlıklı besleneceksiniz...


DENGELİ BESLENMEK YAŞAM TARZINIZ OLSUN…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder